Skip to main content

Yazar: Asel teknik

İşletmeniz İçin Doğru Toz Toplama Sistemi Nasıl Seçilir? Kapsamlı Satın Alma Rehberi

Endüstriyel tesislerde hava kalitesi, hem çalışan sağlığı hem de üretim verimliliği için hayati önem taşır. Üretim süreçlerinde ortaya çıkan toz, hem insan sağlığını tehdit eder hem de makine ve ekipmanların ömrünü kısaltır. Bu sorunun en etkili çözümü ise doğru projelendirilmiş bir toz toplama sistemidir.

Peki, işletmeniz için “doğru” toz toplama sistemini seçerken nelere dikkat etmelisiniz? Bu yatırımın bir maliyet kalemi değil, uzun vadeli bir verimlilik aracına dönüşmesi için hangi kriterleri göz önünde bulundurmalısınız?

İşte size adım adım yol gösterecek, kritik noktaları içeren kapsamlı satın alma rehberimiz.

1. Adım: Performans Kriterlerini Netleştirin

Her makinede olduğu gibi, burada da en önemli soru şudur: Performansı nasıl ölçeceğiz? Başarılı bir sistemi başarısız olandan ayıran temel kriterleri belirleyerek işe başlamalısınız.

Hava Kalitesi Hedefi mi, Hava Debisi mi?

  • Kişisel Maruziyet Sınırına Göre Hava Kalitesi: Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, her proses için çalışanların maruz kalabileceği yasal toz sınırlarını belirlemiştir. İlk bakışta, bu sınırların altında bir hava kalitesi talep etmek en mantıklı hedef gibi görünür. Ancak dikkat! Ortamdaki toz kirliliğinin genellikle sadece yarısı, üretim sırasında etrafa saçılan “uçuşan tozlardan” kaynaklanır. Diğer yarısı ise dökülen malzemelerin insan ve araç trafiğiyle yeniden havalanmasıyla oluşur.
    1. Sonuç: Sadece uçuşan tozları toplayan bir sistem alıyorsanız, tek başına hava kalitesi hedefini tutturmak zordur. Ancak projeye yüksek basınçlı yerden süpürme sistemlerini de dahil ederseniz, işte o zaman bu hedef tam on ikiden vurulabilir.
  • Süzülecek Hava Debisine Göre Kabul Kriteri: Toz toplama sistemlerinde kapasite, en basit tanımıyla “saatte süzülen hava miktarı” (m3/saat) olarak ifade edilir. Bu, daha somut ve ölçülebilir bir kriterdir. Peki, ihtiyacınız olan debiyi nasıl bileceksiniz?
    1. Makine Üreticisinin Verileri: Global standartlarda üretim yapan firmalar, makineleri için gereken toz emiş debisini mutlaka belirtir ve bir bağlantı noktası bırakır. Eğer bir üretici bu bilgiyi veremiyorsa, o makinenin tasarımına şüpheyle yaklaşmakta fayda var.
    2. Literatür Hesaplamaları: Konveyör bant, elek, kırıcı gibi standart ekipmanlar için gerekli emiş noktaları ve debi değerleri, mühendislik literatüründe ve güvenilir kaynaklarda mevcuttur. (Örneğin, ASEL Teknik web sitesindeki dokümanlar bölümü bu konuda faydalı bir rehber sunmaktadır.)
    3. Kesit Alan Üzerinden Hesaplama: Tozumanın olduğu her noktada, tozu havayla birlikte yakalamak için gereken bir “yakalama hızı” vardır. Bu hızı sağlayacak davlumbaz kesit alanı ölçülendirildiğinde, her bir nokta için gerekli hava debisini hesaplamak oldukça kolaydır.

2. Adım: Mekanik Kriterleri Masaya Yatırın

Sistemin kalbi ne kadar sağlamsa, o kadar uzun ömürlü ve verimli çalışır. İşte dikkat etmeniz gereken mekanik detaylar:

  • Fark Basınç Değeri: Bu değer, filtrelerinizin ne kadar tıkandığının en net göstergesidir. Sistem ilk devreye alındığında fark basınç değerinin 1.000 Pascal’dan büyük olmaması ve bu değeri en az bir haftalık testte koruması beklenir. İyi bir sistemde, 6 aylık kullanım sonunda bu değerin 1.500 Pascal’ı geçmemesi hedeflenir. Bu, filtre elemanlarının doğru seçildiğinin ve yeterli sayıda olduğunun kanıtıdır.
  • Filtre Torbası Yerleşimi ve Boyutu:
    • Torbalar arasına yeterli mesafe bırakılmazsa, hava akışı hızlanır, bu da hem temizliği (silkelemeyi) zorlaştırır hem de torbaları hızla aşındırır.
    • Kritik Bilgi: Literatür, 2 metreden uzun torbaların uç kısımlarının verimli temizlenemediğini ve kısa sürede tıkandığını göstermektedir. Bu nedenle torba boyunu 2 metre ile sınırlandırmak, sistemin ömrü için akıllıca bir kriterdir.
  • Silkeleme (Jet-Pulse) Valfleri: Genellikle 1” veya 1 ½” çapında valfler kullanılır. Şartnamenizde hangi tip valfin kullanılacağını ve her bir valfin maksimum kaç metrekarelik torba alanını temizleyeceğini belirtmelisiniz.
  • Toz Boşaltım Sistemi: Toplanan tozu nasıl bertaraf edeceksiniz? Bir big-bag torbaya mı, bir siloya mı aktarılacak? Mümkünse, personel gerektirmeyen otomatik bir boşaltım sistemi seçmek, uzun vadede size hem zaman hem de iş gücü kazandırır.
  • Minerale Özel Önlemler: İşlenecek malzemenin aşındırıcılığı, nemi veya sıcaklığı gibi faktörler, hem filtre materyalinin hem de sistemin gövde çeliğinin seçiminde doğrudan etkilidir.
  • Vakum Fanı Özellikleri: Fan, sistemin motorudur. Gürültü seviyesi, çark devri, motor ve rulman markası, yağlama metodu ve titreşim sınır değerleri gibi detayları mutlaka şartnamenize ekleyin.

3. Adım: Elektrik ve Otomasyon Gereksinimlerini Belirleyin

Modern bir sistem, akıllı bir kontrol altyapısı gerektirir. Kumanda panonuzun aşağıdaki kontrolleri yapabildiğinden emin olun:

  • Toz biriktirme haznesinde seviye kontrolü
  • Yeterli basınçta silkeleme havası kontrolü
  • Filtre kirlilik (fark basınç) takibi
  • Fan motoru amper kontrolü
  • Sistemin hizmet ettiği makinelerle senkronize çalışıp durması
  • Arıza durumunda ışıklı/sesli uyarı vermesi

Ayrıca, sistemin genel kontrolü için PLC ve operatör ekranı kullanılıp kullanılmayacağını ve panoda yer alacak şalt malzemelerinin (kontaktör, sigorta vb.) markalarını belirterek kalite standardınızı ortaya koyabilirsiniz.

4. Adım: Diğer Önemli Hususları Gözden Kaçırmayın

  • Boru, Davlumbaz ve Baca: Toz toplama sistemi kalp ise, boru kanalları da damarlardır. Kanallar olmadan sistemin bir anlamı yoktur. Doğru fan seçimi ve gerçekçi maliyet hesabı için borulama, davlumbaz ve baca projelerinin teklif aşamasında netleştirilmesi kritik öneme sahiptir.
  • Gövde Kumlama ve Boyası: Makinenizin zorlu ortam koşullarında yıllarca paslanmadan çalışabilmesi için kumlama ve boyama kalitesini (örneğin, boya markası ve kat sayısı) şartnamenizde tanımlayın.
  • Referanslar: Son olarak, teklif aldığınız firmanın daha önce yaptığı benzer işleri ve referanslarını mutlaka talep edin. Başarılı projeler, en iyi güvencedir.

Endüstriyel Tesislerin Verimlilik Anahtarı: Toz Toplama Sistemleri ve Çalışma Prensibi

Üretimdeki Görünmez Risk

Bu yazımızda, bir toz toplama sisteminin nasıl çalıştığını ve bu süreçte Asel Teknik gibi uzman firmaların sunduğu modern çözümlerin rolünü adım adım inceleyeceğiz.

Toz Toplama Sistemi Nedir?

Temel Çalışma Prensibi: 5 Adımda Maksimum Verim

Bir toz toplama sisteminin başarısı, her adımı doğru tasarlanmış sistematik bir sürece dayanır.

1. Adım: Kaynakta Yakalama (Maksimum Emiş Gücü)

Her şey, tozun oluştuğu noktada başlar. Bir sır püskürtme kabini, bir değirmen, bir kalıp presi, bir fırın çıkışı veya bir paketleme hattı… Tozun çevreye yayılmasına fırsat vermeden yakalanması kritik öneme sahiptir. Sistemin kalbindeki yüksek basınçlı fanın (aspiratör) yarattığı vakum etkisi, özel tasarlanmış davlumbazlar veya akrobat emiş kolları aracılığıyla tozu ve kirli havayı anında içine çeker. Etkili bir yakalama, sistem verimliliğinin temelidir.

2. Adım: Taşıma (Optimize Edilmiş Boru Hatları)

Kaynakta yakalanan tozlu hava, partikül yapısına ve yoğunluğuna göre hesaplanmış boru tesisatı (ductwork) ağı ile ana filtre ünitesine taşınır. Asel Teknik mühendisliğinde bu boru hatları, malzemenin çökme yapmadan ve enerji kaybı yaşanmadan, optimum hava hızıyla taşınmasını sağlayacak şekilde tasarlanır. Bu, sistemin tıkanmasını önler ve enerji verimliliğini artırır.

3. Adım: Ayrıştırma ve Filtrasyon (Asel Teknik Teknolojisi)

Boru hattıyla taşınan tozlu hava, sistemin beyni olan filtre ünitesine ulaşır. Burada amaç, tozu havadan %99’un üzerinde bir verimlilikle ayırmaktır. Bu aşamada, ihtiyaca göre farklı teknolojiler kullanılır:

 * Siklonik Ayırıcılar: Özellikle yoğun ve büyük partiküllerin olduğu proseslerde (örneğin hammadde hazırlama), ana filtreye giden yükü azaltmak için bir ön ayırıcı olarak kullanılırlar. Asel Teknik tarafından sunulan yüksek verimli siklonlar, merkezkaç kuvvetiyle kaba partikülleri havadan ayrıştırarak sistemin genel ömrünü ve verimini artırır.

4. Adım: Otomatik Filtre Temizleme (Kesintisiz Performans)

Filtrelerin yüzeyinde biriken toz tabakası (keki), hava akışına karşı bir direnç oluşturur. Bu direnci kırmak için filtrelerin düzenli temizlenmesi gerekir. Asel Teknik sistemlerinde kullanılan gelişmiş Pulse-Jet (Basınçlı Hava ile Temizleme) teknolojisi bu süreci tam otomatik hale getirir. Elektronik zamanlayıcıya bağlı valfler, filtrelere saniyelik aralıklarla yüksek basınçlı hava püskürterek biriken tozun sarsıntıyla dökülmesini ve alttaki toplama bunkerine inmesini sağlar. Bu işlem, tesis çalışmaya devam ederken kesintisiz olarak yürütülür.

5. Adım: Toplama ve Güvenli Bertaraf

Filtrelerden dökülen toz, sistemin altındaki konik bunkerde birikir. Buradan, hava sızdırmazlığı sağlayan rotary valf (hava kilidi) veya sürgülü klepeler aracılığıyla alınarak big-bag çuvallara, varillere veya taşıma helezonlarına aktarılır. Asel Teknik, sistemin bir parçası olarak verimli çalışan hava kilitleri ve bunker tasarımları ile tozun güvenli ve kolay bir şekilde bertaraf edilmesini sağlar.

Bu sürecin sonunda ortaya çıkan temizlenmiş hava ise standartlara uygun olarak atmosfere salınır veya enerji maliyetlerini düşürmek için şartlandırılarak tekrar üretim alanına verilebilir.

Neden Profesyonel Bir Sistem Şart?

 * İş Güvenliği: Metal, kimyasal veya gıda tozları gibi birçok partikül, uygun ortamda patlama ve yangın riski taşır. ATEX sertifikalı ekipmanlar sunan Asel Teknik gibi firmaların kurduğu sistemler, bu hayati riski yönetir.

 * Çalışan Sağlığı: Özellikle seramik ve porselen sanayisindeki silika tozunun solunması, geri dönüşü olmayan silikozis gibi ölümcül meslek hastalıklarına neden olur. Temiz hava, en değerli yatırımınız olan insan kaynağını korur.

 * Üretim Kalitesi ve Verimliliği: Temiz bir ortam, hassas makinelerin ömrünü uzatır, sır ve dekorlama gibi yüzey işlemlerinin kalitesini artırır ve arızalardan kaynaklı üretim duruşlarını en aza indirir.

 * Yasal Uyumluluk: Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile ÇSGB’nin denetimlerinden sorunsuz geçmek için yasal emisyon limitlerine uymak zorunludur.

Endüstriyel Fanlarda Kalite ve Dayanıklılık: Uzun Ömürlü Ürünlerin Önemi

Kalite Kontrolü ve Standartlar

Endüstriyel fan üretiminde hassas metal işleme ve montaj süreçleri, yüksek kalite ve uzun ürün ömrü için kritik öneme sahiptir.

Asel Teknik’te kalite kontrolü, üretimin her aşamasına entegre edilmiş durumdadır. Tasarımdan başlayarak parça imalatı, montaj ve son kontrole kadar uygulanan sıkı kalite yönetimi sayesinde her fanın belirlenen standartları eksiksiz karşıladığından emin olunur. Bu yaklaşım, ürünlerin hedeflenen performans kriterlerini yakalamasını ve zorlu çalışma koşullarına dayanmasını garanti eder. Nitekim Asel Teknik, ISO 9001 Kalite Yönetim Sistemi standartlarını karşılamanın ötesine geçerek bunları sürekli iyileştirmeyi hedefler. Uluslararası kalite standartlarına (örneğin ISO 9001) ve sektörel sertifikasyonlara tam uyum, üretilen fanların kalitesinin yanı sıra güvenilirliğini ve emniyetini de teyit etmektedir. Yani, kalite odaklı üretim süreçleri ve standartlara uygunluk, endüstriyel fanların sahada sorunsuz ve güvenli bir şekilde çalışmasının temelidir.

Malzeme Seçimi: Dayanıklılığın Temeli

Dayanıklılık Testleri: Güvenilir Performansın Anahtarı

Üretim sürecinin kritik bir parçası da yapılan dayanıklılık testleri ve kalite kontrol ölçümleridir. Her bir endüstriyel fan modeli, piyasaya sunulmadan önce kapsamlı test aşamalarından geçer. Örneğin, tasarım değerlerini doğrulamak için fanlara performans testleri uygulanır: Bu testlerde fanın sağladığı hava akışı, statik basınç ve verimlilik gibi parametreler, gerçek kullanım koşulları simüle edilerek ölçülür. Böylece ürünün beklenen performansı sunacağı garanti altına alınır.

Ayrıca titreşim analizi ve balans testleri de dayanıklılık testlerinin önemli bir parçasıdır. Fan çalışırken oluşan titreşim seviyeleri dikkatlice incelenir; bu sayede rotorda dengesizlik, mil veya yatak problemleri gibi olası mekanik kusurlar erkenden tespit edilip giderilir. Fan çarkının doğru balans ayarına sahip olması, hem gürültüyü azaltır hem de uzun vadede aşınmayı minimuma indirerek ürün ömrünü uzatır.

Tüm bu sıkı test prosedürleri, ürünler müşteriye ulaşmadan önce muhtemel sorunları ortadan kaldırmayı hedefler. Kapsamlı testlerden geçen fanlar, en yüksek performans, güvenilirlik ve dayanıklılık standartlarını karşıladığından emin olunur. Sonuç olarak, Asel Teknik’ten çıkan bir endüstriyel fanın sahada güvenilir bir şekilde çalışacağına ve uzun yıllar hizmet vereceğine güvenebilirsiniz.

Uzun Ömürlü Fanların İşletmeye Faydaları

Kalite kontrolü yüksek, malzemesi sağlam ve teste tabi tutularak onaylanmış uzun ömürlü fanlar, işletmelere sayısız avantaj sunar. Kalitesiz veya yetersiz ürünlere göre başlangıç maliyeti bir miktar yüksek olsa da, kaliteli bir fana yatırım yapmak uzun vadede kendini katbekat geri öder. İşte uzun ömürlü endüstriyel fanların işletme sürekliliğine ve bakım maliyetlerine etkileri:

  • Düşük Bakım ve Onarım Maliyeti: Yüksek kaliteli ekipmanlar, daha uzun kullanım ömrüne ve üstün performansa sahip olduğu için daha seyrek bakım gerektirir. Dayanıklı bir fanın parçaları daha az aşınır, sık sık tamir veya yedek parça ihtiyacı doğmaz. Bu da hem bakım personeline harcanan zamanı azaltır hem de yedek parça ve servis giderlerinden tasarruf sağlar.
  • Uzun Vadeli Tasarruf: İlk satın alma maliyeti daha yüksek gibi görünse de, kaliteli bir fanın sağladığı enerji verimliliği ve uzun ömür sayesinde toplam sahip olma maliyeti düşer. Sık arıza yapmayan ve verimli çalışan bir fan, üretim verimliliğini artırarak dolaylı olarak kazanç da sağlar. Sonuçta, kaliteli fan yatırımı işletme için finansal açıdan akıllı bir tercihtir: Hem enerji faturalarınız azalır hem de yeni ekipman yatırımı yapma sıklığınız düşer.

CycloJet S Serisi – Ağır Hizmet Tipi Dayanıklı Silo Üzeri Filtre

CycloJet S Serisi, endüstriyel proseslerin farklı ihtiyaçlarına uygun özel filtre elemanları kullanır. Her ünite, filtreleme yapılan malzemenin özelliğine göre seçilen proses özel filtre elemanları ile donatılmıştır. Bu sayede kömür tozu, cam elyafı, lastik granülü veya çimento tozu fark etmeksizin maksimum verimlilikle çalışır. Bakım kolaylığı da ön plandadır; filtre elemanlarının tasarımı, tek bir bakım personelinin dakikalar içinde filtre değişimi yapabilmesini mümkün kılar. Bu hızlı ve kolay değiştirme özelliği, işletme duruş sürelerini en aza indirerek üretimin aksamadan devam etmesini sağlar.

Öne Çıkan Özellikler

  • Prosesinize özel filtre elemanları: Farklı toz türleri ve proses koşullarına uygun filtreler, her endüstri için optimum filtrasyon sağlar.
  • Kolay ve hızlı bakım: Filtre elemanları tek bir kişi tarafından dakikalar içinde değiştirilebilir, böylece minimum duruş süresiyle sürekli üretim mümkündür.
  • ATEX direktiflerine uygunluk: Patlayıcı ortamlar için tasarlanmış olup uluslararası ATEX güvenlik standartlarına tam uyum gösterir.
  • Ex-proof sistem entegrasyonu: Mevcut veya planlanan ex-proof (patlama korumalı) sistemlerle sorunsuz entegre olarak tesis güvenliğine katkı sağlar.

Exproof – Atex Konusunda Kafanız mı Karıştı?

Yanıcı tozlarla çalışan tesislerde patlama riski göz ardı edilemez. Özellikle kömürle çalışan termik santraller, çimento fabrikaları ve lastik geri dönüşüm tesisleri gibi yüksek riskli işletmelerde küçük bir kıvılcım bile yıkıcı sonuçlara yol açabilir. Ne yazık ki, sektörde “exproof” kavramı hâlâ yalnızca elektrik ekipmanlarıyla sınırlı şekilde algılanıyor. Oysa patlayıcı ortamlar için güvenlik, parçalı değil entegre bir yaklaşımla sağlanabilir. 

Exproof Ne Değildir, Ne Olmalıdır? 

Exproof, sadece motorun veya fanın patlamaya dayanıklı olması değildir. ATEX sertifikalı bir sistem, patlamayı önlemekle kalmaz; gerçekleşmesi hâlinde etkisini kontrol altına almayı da hedefler. Bu noktada, Asel Teknik’in sunduğu çözümler süreci uçtan uca kapsar:Patlama Kapakları: Ani basınç yükselmesini güvenli şekilde dış ortama tahliye eder.

İzolasyon Valfleri: Alevin sistemin diğer bölümlerine yayılmasını engeller.

Döner Hava Kilitleri: Kıvılcım riskini azaltır, patlama durumunda alev geçişini sınırlar.

Exproof Fan ve Motorlar: Kıvılcım çıkarmayan, ısı kontrollü yapısıyla güvenli işletme sağlar.

Antistatik Filtre Torbaları ve Valfler: Statik yük birikimini önler.

Topraklama Sistemleri: Yüzeysel değil, sistemsel güvenlik sağlar.

Her Bileşen Önemli, Her Detay Kritik 

Filtrenin içinden geçen toz, döner ekipmanların kıvılcımı, izolasyonsuz bir vana… Her biri, bir zincirin zayıf halkası olabilir. Asel Teknik, ATEX direktiflerine uygun bileşenleri, sahaya özel mühendislik çözümleriyle birleştirerek tesisinizin tamamında koruma sağlar. 

Karmaşayı Geride Bırakın, Riskleri Kontrol Altına Alın 

Exproof konusu karmaşık olmak zorunda değil. Asel Teknik ile birlikte, tesisinizin ihtiyaçlarına uygun çözümleri birlikte belirleyebilir, patlama riskini etkin şekilde yönetebilirsiniz. 


Endüstriyel Fan Performans Eğrileri: Doğru Fan Seçimi İçin Grafiklerin Yorumlanması

Endüstriyel fanların doğru seçimi, tesislerin verimli ve güvenli bir şekilde çalışması için kritik öneme sahiptir. Teknik uzmanlar, bir fanın sağlayabileceği hava debisi, oluşturabileceği basınç, verimlilik ve güç tüketimi gibi parametreleri önceden bilmek isterler. Bu bilgileri sunan fan performans eğrileri, grafiksel olarak fanın çalışma karakteristiğini ortaya koyar. Bu yazıda fan karakteristik eğrilerinin (debi-basınç, verim ve güç eğrileri) nasıl okunup yorumlanacağını ele alacak ve Asel Teknik’in CycloVent serisi fanlarından örneklerle, farklı uygulamalarda hangi eğri davranışlarının avantaj sağladığını inceleyeceğiz.

Fan Performans Eğrilerine Genel Bakış

Bir fan performans eğrisi, belirli bir fan modelinin farklı çalışma noktalarındaki davranışını grafik üzerinde gösterir. Temelde fanın belirli statik basınç değerlerine karşılık ne kadar hava debisi üretebildiğini ortaya koyan bu eğri, fanın basınç-debi karakteristiğini temsil eder (). Bunun yanı sıra aynı grafikte fanın güç gereksinimi ve verimlilik bilgilerinin eğrileri de bulunabilir. Üreticiler genellikle fan performansını üç eksenli grafiklerle sunarlar: yatay eksende hava debisi (örneğin m³/saat), sol dikey eksende statik basınç (Pa veya mmSS gibi) ve sağ dikey eksende güç (BHP veya kW) yer alır. Bu çok eksenli grafik sayesinde, fanın debi-basınç ilişkisinin yanı sıra, her debi noktasında çektiği güç ve verim değerleri de izlenebilir.

Performans eğrileri, bir fanın hangi koşullarda çalışabileceğini ve en verimli noktalarını belirlememize yardımcı olur. Fan üreticileri bu eğrileri standart testlere dayalı olarak hazırlar ve kataloglarında sunarlar. Teknik bir uzman, bu eğrileri okuyarak fanın sistem gereksinimlerini karşılayıp karşılamayacağını, hangi noktada çalışacağını ve bu noktadaki verim ile güç tüketimini öngörebilir. Kısacası, fan eğrileri doğru yorumlandığında, doğru fan seçimi için güvenilir bir rehberdir.

Debi – Basınç Eğrisi (Hava Debisi ve Basınç İlişkisi)

Debi-basınç eğrisi, fanın belirli bir devir hızında çalışırken üretebildiği statik basıncın, farklı hacimsel debi değerlerine göre değişimini gösteren temel karakteristik eğridir. Eğrinin genel profili, fanın “kapalı uç” noktasından (sıfır debide maksimum basınç) “açık üfleme” noktasına (sıfır basınçta maksimum debi) kadar uzanır. Tipik olarak eğri, sol üst noktada en yüksek basınç ve sıfıra yakın debi ile başlar, debi arttıkça basınç düşer ve sağ alt noktada en yüksek debide basınç sıfıra yaklaşır. Bu eğri, fanın sisteme karşı ne kadar basınç oluşturabileceğinin debiye bağlı bir göstergesidir.

Bir fanın çalışma noktası (işletme noktası), bu debi-basınç eğrisi ile sistemin basınç-debi eğrisinin kesiştiği noktadır. Sistemin basınç kaybı (direnç) karakteristiği genellikle debinin karesi ile artan parabolik bir sistem eğrisi olarak ifade edilir. Fan eğrisi ile sistem eğrisinin kesişimi, fanın o sistemde hangi debi ve basınçta dengeye geleceğini gösterir (). Örneğin, eğer sistem direnci artarsa (filtrelerin kirlenmesi gibi sebeplerle), sistem eğrisi dikleşir ve kesişim noktası fan eğrisi üzerinde daha sola (daha düşük debi, daha yüksek basınç tarafına) kayar. Bu nedenle, fan seçerken debi-basınç performans eğrisine bakarak fanın istenen çalışma noktasına ulaşıp ulaşamayacağı değerlendirilir. Ayrıca, eğrinin stabil bir bölgesinde çalışmak önemlidir; fan eğrisinin çok dik veya tepe noktasına yakın bölgeleri yerine, mümkünse eğrinin orta kısmındaki kararlı eğimde bir çalışma noktası tercih edilir. Böylece fan, küçük sistem değişikliklerinde kararlı kalır ve titreşim veya stall (akış ayrılması) gibi kararsız çalışma durumlarından kaçınılır.

Fan Verimlilik Eğrisi (Maksimum Verim Noktası)

Fan verimliliği, fanın aktardığı hava gücünün (debi × basınç) fana verilen mil gücüne oranı ile tanımlanır. Performans eğrilerinde genellikle verimlilik eğrisi veya belli debi noktalarındaki verim değerleri de verilir. Fan verimliliği, çalışma koşullarına (debi ve basınca) bağlı olarak dramatik biçimde değişir. Bir fanın verimi uç noktalarda düşüktür: Örneğin serbest üfleme koşulunda (sistemde hiç karşı basınç yokken, maksimum debi durumda) fan neredeyse hiç basınç üretemez, dolayısıyla yaptığı işe (hava gücüne) oranla harcadığı enerji çok düşük kalır ve verimi teorik olarak sıfıra yaklaşır. Benzer şekilde kapalı uç durumda (hiç akış yokken, fanın bastığı maksimum basınç noktasında) akış olmadığından yapılan iş sıfırdır ve verim yine sıfırdır. Bu iki uç arasında fanın verimi önce yükselir, belli bir debi ve basınç civarında tepe noktasına (BEP – Best Efficiency Point) ulaşır, sonra tekrar düşmeye başlar.

Verimlilik eğrisi genellikle çan eğrisi (bell curve) şeklinde olup, en yüksek noktası fanın en verimli çalıştığı tasarım noktasını gösterir. Bu nokta, fanın maksimum verim sağladığı debi-basınç kombinasyonudur. Fan seçimi yaparken, istenen çalışma noktasının mümkün olduğunca fanın bu en verimli bölgesine yakın olmasına dikkat edilmelidir. Örneğin, bir fanın en yüksek verime ulaştığı debi, fan eğrisinin ortalarında bir noktaya denk geliyorsa, sistemi bu noktaya yakın işletmek enerji tasarrufu ve uzun ömür açısından avantajlı olacaktır. Üreticiler kataloglarda genellikle fanın maksimum verim değerini veya verim eğrisini de sunar; Asel Teknik de CycloVent serisi fanlarının tanıtımında “yüksek verimlilikle çalışır” vurgusunu yaparak, fanların tasarımının enerji tasarrufu sağladığını belirtmektedir .

Güç Tüketimi Eğrisi (Motor Gücü İhtiyacı)

Her fanın, belirli bir debi ve basınçta çalışırken ihtiyaç duyduğu bir güç vardır. Bu güç, fan miline uygulanan mekanik güç (genellikle elektrik motoru tarafından sağlanır) olarak ifade edilir ve fan performans grafiğinde BHP (Brake Horsepower) veya kW cinsinden bir eğri ile gösterilir. Güç tüketimi eğrisi, debi arttıkça fanın çektiği gücün nasıl değiştiğini gösterir. Bu eğriyi dikkatle incelemek, seçilen fan için doğru motor gücünü belirlemek açısından kritiktir çünkü fanın çalışacağı noktada motorun bu gücü karşılayabilmesi gerekir.

Farklı fan tiplerinde güç eğrisinin davranışı değişebilir. Birçok radyal (salyangoz) fan için, debi arttıkça gereken motor gücü de artar; en yüksek debide güç gereksinimi genellikle en yüksek olur. Özellikle ileri eğik kanatlı fanlar (squirrel-cage tipi) en fazla gücü genelde serbest üfleme noktasında çekerler, bu nedenle sistem direnci beklenenden düşük çıkarsa motor aşırı yüklenebilir. Geriye eğik kanatlı (backward-curved) fanlar ise görece aşırı yüklenmez karaktere sahiptir; belli bir debiden sonra güç eğrisi plato yapar veya düşüşe geçer, böylece motor kapasitesini aşma riski azalır. Yine de, fan eğrisindeki güç gereksinimi incelenerek, çalışma noktası için güç marjı uygun bir motor seçilmelidir. Örneğin, bir fan 10.000 m³/h debi ve 800 Pa basınçta ~5 kW güç gerektiriyorsa, güvenli operasyon için 7.5 kW motor seçilip, ileride sistemdeki olası değişikliklere karşı pay bırakılabilir. Kısaca, güç tüketimi eğrisi, fanın elektriksel yükünü anlamamızı sağlar ve doğru motorun seçilmesi ile enerji verimliliğinin optimizasyonunda rol oynar.

Fan Eğrilerinin Yorumlanması ve Doğru Fan Seçimi

Yukarıda ayrı ayrı ele aldığımız eğriler, bir arada değerlendirildiğinde doğru fan seçimi için kapsamlı bir tablo sunar. Bir endüstriyel sistem için fan seçerken izlenecek adımlar genel olarak şunlardır:

  1. İşletme Noktasını Belirleme: Öncelikle sistemin ihtiyaç duyduğu hava debisi (m³/h) ve bu debiyi sağlarken fanın karşılaması gereken yaklaşık statik basınç (Pa) değeri hesaplanır. Bu değerler, kanal boyları, filtre kayıpları, cihaz içi dirençler gibi etkenlere göre mühendislik hesabıyla elde edilir. Örneğin, sisteminiz saatte 15.000 m³ hava akışına ve 600 Pa basınca ihtiyaç duyabilir.
  2. Fan Eğrisi Üzerinde Kesişim: Belirlenen debi ve basınç değerine uygun bir fan modeli bulunur ve o fanın debi-basınç eğrisi üzerinde bu noktaya bakılır. İdeal olarak işletme noktası, fan eğrisinin içinde ve mümkünse verim eğrisinin tepe noktasına yakın bir yerde olmalıdır. Fanın performans eğrisinde bu noktayı işaretlediğinizde, aynı noktada verimlilik ve güç değerlerini de okuyabilirsiniz. Fan eğrisinin sistem eğrisiyle kesişimi, fanın çalışma noktasını doğrular ().
  3. Verimliliği Değerlendirme: Seçilen fanın bu çalışma noktasındaki verim yüzdesine bakılır. Eğer fan, bu noktada maksimum verimine yakın çalışıyorsa, bu hem enerji tasarrufu hem de daha az ısınma ve aşınma demektir. Verimi çok düşük bir noktada çalışacak fanlar yerine, benzer debi-basınç değerinde daha yüksek verimli çalışan bir model tercih edilmelidir. Örneğin, A fanı %65 verimde iken aynı noktada B fanı %80 verimde çalışıyorsa, B fanı uzun vadede daha ekonomik olacaktır.
  4. Güç ve Motor Seçimi: Fan eğrisinden, işletme noktasındaki güç tüketimi (kW) okunur veya üretici tarafından verilen tabloda bu değer kontrol edilir. Bu değerin biraz üzerinde bir motor gücü seçilmelidir (genelde %10-20 yedek ile). Bu sayede fan, ihtiyaç duyduğu maksimum güçte zorlanmadan çalışır ve motor yanma riski olmaz. Örneğin fan eğrisinde 5.5 kW görülen bir nokta için 7.5 kW motor seçilebilir.
  5. Yedek Çalışma Aralığı: Son olarak, seçilen fanın eğrisi incelenerek, çalışma noktasının hem biraz solunda (daha yüksek basınç, düşük debi) hem de biraz sağında (daha yüksek debi, düşük basınç) fanın kabul edilebilir performans sunup sunmadığına bakılır. Bu, sistemde öngörülemeyen değişimler olursa fanın adaptasyon kabiliyetini anlamak içindir. Fan eğrisinin bu çevresinde çok keskin düşüşler yoksa, fan değişen koşullarda da çalışmayı sürdürecektir.

Yukarıdaki adımlar, fan performans eğrilerinin yorumlanarak uygulanması anlamına gelir. Böylece kağıt üzerindeki grafikler, gerçek bir sistemde fanın nasıl davranacağını öngörmemizi sağlar. Doğru yorumlanan grafikler sayesinde, fan ne çok büyük (gereksiz maliyetli) ne de yetersiz (sistemi besleyemeyen) seçilir – optimum noktada bir fan seçilmiş olur.

Uygulama Örnekleri: CycloVent Fan Serileri ve Eğri Davranışları

Asel Teknik’in CycloVent endüstriyel fan serileri, farklı basınç ve debi aralıklarına hitap eden modeller içerir. Bu seriler üzerinden, farklı uygulamalarda hangi tip eğri davranışının avantajlı olduğuna dair örnekler verelim:

Düşük Basınçlı Uygulamalar – CycloVent Thunder Serisi

Orta Basınçlı Uygulamalar – CycloVent Tornado Serisi

Yüksek Basınçlı Uygulamalar – CycloVent SuperStorm Serisi

Endüstriyel fan performans eğrileri, doğru fanı doğru uygulama için seçmenin anahtarıdır. Teknik uzmanlar için debi-basınç, verim ve güç eğrilerinin birlikte yorumlanması, fanın gerçek çalışma koşullarında nasıl davranacağını öngörmeyi sağlar. Bu sayede, fanın sağlayacağı hava miktarı, oluşturacağı basınç, işletme verimi ve çekeceği güç önceden bilinerek, sistemin ihtiyaçlarını en iyi karşılayan model belirlenir. Asel Teknik’in CycloVent serisi fanlarında gördüğümüz üzere, her uygulama tipine uygun bir fan karakteristiği mevcuttur: düşük basınçlı uygulamalar için yüksek debili Thunder serisi, orta basınçlı uygulamalar için dengeli ve verimli Tornado serisi, yüksek basınçlı uygulamalar için güçlü SuperStorm serisi.

Sonuç olarak, bir fanın performans eğrisini okumayı bilen bir mühendis, “grafikleri yorumlayarak” fanın çalışma noktasını, verimliliğini ve güç tüketimini anlayabilir. Bu bilgiyle, gerek yeni bir sistem tasarımında gerek mevcut bir sistemi iyileştirirken en uygun fanı seçmek mümkün olur. Doğru fan seçimi, enerji verimliliği, uzun ekipman ömrü ve güvenilir proses kontrolü demektir. Fan performans eğrilerini doğru yorumlayıp uygulayarak, hem sisteminizin ihtiyaçlarını tam karşılayan hem de işletme maliyetlerini minimize eden fan çözümleri elde edebilirsiniz.

Doğru Endüstriyel Fan Seçimi: Yüksek, Orta ve Düşük Basınçlı Radyal Fanların Farkları ve Avantajları

Endüstriyel tesislerde doğru fan seçimi, sistem verimliliği ve enerji tasarrufu açısından kritik bir rol oynar. Yanlış seçilen bir fan, düşük performans ve gereksiz enerji tüketimi gibi sorunlara yol açabilir. Bu nedenle, ihtiyaç duyulan basınç seviyesine ve hava debisine uygun fan tipini belirlemek büyük önem taşır.

Yüksek Basınçlı Radyal Fanlar

Bu fanlar, yüksek basınçta bile düşük enerji tüketimi ile verimli çalışır. Ağır sanayi uygulamalarında stabil performans gösterirken, dayanıklı yapısıyla uzun ömürlü kullanım sağlar. Yüksek basınçlı bir fan ihtiyacı olan işletmeler için güçlü ve güvenilir bir çözüm sunar.

Orta Basınçlı Radyal Fanlar

Orta basınçlı radyal fanlar, geniş alanlarda toz toplama, partikül taşıma ve filtreleme sistemlerinde yaygın olarak kullanılır. Tornado serisi, orta basınç seviyesinde yüksek hava debisi sağlayarak işletmeler için verimli bir çözüm sunar.

Bu fanlar, geniş hacimli ortamlarda etkin hava dolaşımı sağlayarak sistem verimliliğini artırır. Düşük enerji tüketimi, bakım kolaylığı ve esnek montaj seçenekleri sayesinde işletmeler için hem ekonomik hem de uzun vadeli bir yatırımdır.

Düşük Basınçlı Radyal Fanlar

Düşük basınçlı radyal fanlar, yüksek hava akışı gerektiren ancak düşük basınç yeterli olan uygulamalarda kullanılır. Thunder serisi, özellikle duman emme, hava sirkülasyonu ve geniş hacimli hava taşıma gibi alanlarda idealdir.

Bu fanlar, yüksek debi sağlayarak temiz hava girişini optimize eder ve düşük enerji tüketimi sayesinde işletme maliyetlerini düşürür. Dayanıklı yapısı ile uzun süreli performans sunarken, geniş alanlarda etkili hava akışı sağlar.

İşletmeniz İçin En Doğru Fanı Seçin!

Sanayi tesisiniz için en verimli ve düşük maliyetli fan çözümünü mü arıyorsunuz? Asel Teknik’in yüksek performanslı radyal fan serisiyle enerji tasarrufu sağlayın, sistem verimliliğinizi artırın!

En uygun fan modelini keşfetmek ve detaylı bilgi almak için hemen bizimle iletişime geçin! 🚀

Endüstriyel Fan Çözümlerinde Güç ve Verimlilik

Endüstriyel Fan Nedir?

 

Asel Teknik Endüstriyel Fan Çözümleri

🔹 Zorlu çalışma koşullarına dayanıklı tasarım
🔹 Uzun ömürlü motor yapısı ile düşük enerji tüketimi
🔹 Fabrikalar, üretim tesisleri ve atölyeler için maksimum hava akışı
🔹 Daha konforlu ve güvenli çalışma ortamı

 

CycloVent Endüstriyel Fanlar

💨 Yüksek Verim = En Az Gürültü!
🔹 Salyangoz tasarımı sayesinde mükemmel hava akışı
🔹 Sessiz çalışma özelliği ile konforlu ortam
🔹 Enerji tasarrufu garantili performans

CycloVent ile performans kayıplarına, artan gürültüye ve gereksiz enerji tüketimine veda edin!

🚀 İşletmenizin ihtiyacına uygun en verimli fan çözümleri için bizimle iletişime geçin!

👉 Ürünleri incele

Yüksek Verimli ve Sessiz Endüstriyel Fan Teknolojileri

Asel Teknik, CycloVent serisinde benimsediği “Yüksek Verim = En Az Gürültü” ilkesiyle hareket ederek fan ömrünü uzatan, enerji tasarrufu sağlayan ve daha huzurlu bir çalışma ortamı sunan sistemler geliştirmiştir. Bu yaklaşım, endüstriyel fan teknolojisinde yeni bir standart oluşturur niteliktedir. 

Endüstriyel Fanlarda Verimlilik ve Sessizliğin Önemi

Endüstriyel tesislerde kullanılan fanların yüksek verimli olması, enerji maliyetlerini düşürürken çevreye olan etkiyi azaltır. Benzer şekilde, sessiz çalışma özelliği çalışanların konforunu ve iş güvenliğini artırarak daha huzurlu bir çalışma ortamı yaratır. Bu nedenle modern endüstriyel fan tasarımlarında verimlilik ve sessizlik bir arada düşünülmekte; işletmeler, enerji tasarrufu sağlayan ve gürültü kirliliğini minimuma indiren fan çözümlerine yönelmektedir. Asel Teknik’in vizyonu da bu doğrultudadır: firma, çevreye duyarlılık ve enerji verimliliği prensiplerini tüm ürünlerinde gözeterek sürdürülebilir performansı hedeflemektedir.

Sessiz ve Verimli Fan Tasarımının Kilit Unsurları

Asel Teknik, endüstriyel fanlarda sessiz çalışma ve enerji tasarrufu sağlayan teknolojilerin geliştirilmesinde öncü konumdadır. Bu başarının altında yatan kilit unsurlar ise şöyle özetlenebilir:

  • Aerodinamik Salyangoz Tasarımı: Fan gövdesinin salyangoz biçimli aerodinamik tasarımı, hava akışını düzenleyip türbülansı azaltarak gürültüyü minimum seviyeye indirir. Asel Teknik, salyangoz tasarımının kritik önemini vurgulayarak her detayı mükemmelleştirmekte ve böylece fanların yalnızca yüksek performans ve sessiz çalışma değil aynı zamanda enerji tasarrufu ile de çalışmasını garanti etmektedir.
  • Gelişmiş Kontrol Sistemleri: Fanların çalışma hızını ve gücünü ihtiyaca göre ayarlayan özel yazılım ve kontrol algoritmaları enerji verimliliğinde büyük rol oynar. CycloVent fanlar, enerji tüketimini azaltırken performanstan ödün vermeyen bu tür gelişmiş kontrol sistemleriyle donatılmıştır. Bu akıllı sistemler sayesinde fanlar, gerektiği kadar güç harcayarak gereksiz enerji kullanımını önler.
  • Yüksek Verimli Motorlar: Fan sistemlerinde yüksek verimli motorlar kullanılması, aynı hava akışı ve basıncı daha düşük enerjiyle elde etmeyi mümkün kılar. Bu motorlar, enerji kayıplarını en aza indirerek sürekli yüksek performans sağlar.

Bu unsurlar bir araya geldiğinde, ortaya çıkan sonuç etkileyicidir: Fanlar hem sessiz hem de verimli bir şekilde çalışırken enerji tüketimi de en aza indirilir. Yani doğru tasarım ve teknolojiyle, yüksek verimlilik ile düşük gürültü aynı fan içerisinde buluşabilmektedir.

CycloVent ile Sürdürülebilir ve Sessiz Performans

CycloVent serisi altında sunulan modeller, farklı uygulama gereksinimlerinde dahi sessiz ve verimli performanstan ödün vermemektedir:

  • SuperStorm Serisi: Yüksek basınç gerektiren endüstriyel uygulamalar için güçlü ve enerji verimli radyal fanlardır. Zorlu koşullarda yüksek hız ve basınç kapasitesi sunarak gereksiz enerji harcamadan maksimum performans sağlar.
  • Tornado Serisi: Orta basınç gerektiren uygulamalarda, özellikle toz toplama ve filtrasyon sistemlerinde verimli çalışır. Yüksek verimlilikle toz ve partikül taşırken sessiz çalışmasıyla konforlu bir ortam sunar.
  • Thunder Serisi: Düşük basınç ve yüksek debi gerektiren uygulamalara uygundur. Duman emme ve geniş hacimli hava akışında verimli çalışarak enerji tüketimini minimize eder, uzun ömürlü ve stabil performans sağlar.

Asel Teknik’in geliştirdiği CycloVent endüstriyel fan serisi, yenilikçi tasarımı ve üstün mühendislik detayları ile sessiz, verimli ve uzun ömürlü bir çözüm sunuyor. SuperStorm, Tornado ve Thunder serileri, farklı sektörlerin ihtiyaçlarına göre optimize edilerek, işletmelere yüksek performans ve düşük maliyet avantajı sağlıyor.

İşletmeniz İçin En Doğru Fanı Seçin!

Sessiz, yüksek verimli ve enerji tasarruflu bir fan sistemi ile işletmenizin performansını artırmak ister misiniz? Asel Teknik’in üstün mühendislik çözümleriyle tanışın, üretim süreçlerinizi optimize edin!

Tozsuzlaştırma Sistemlerinde Sürdürülebilir Performans ve Ekonomi: Basınçlı Hava Tüketimi

Endüstriyel tesislerinde kullanılan tozsuzlaştırma sistemleri, üretim süreçlerinde temiz hava sağlamak ve çalışan sağlığını korumak açısından büyük bir öneme sahiptir. Ancak bu sistemlerin işletme maliyetleri düşünüldüğünde, özellikle basınçlı hava tüketimi ciddi bir enerji harcaması oluşturur. Eğer bu tüketim doğru hesaplanmaz ve yönetilmezse, toplam enerji tüketimi içinde büyük bir paya sahip olabilir.

Hava kaçakları, işletmelerde ciddi enerji kayıplarına yol açar. Basınçlı hava üreten kompresörler, yükte kalma, aşırı ısınma ve devre dışı kalma gibi sorunlarla karşılaşabilir. Bu durum, işletmelerde ekipmanların daha kısa sürede bozulmasına ve planlanmamış bakım süreçlerinin artmasına sebep olabilir. Yanlış yüklenme nedeniyle mekanik arızalar ve yüksek bakım maliyetleri kaçınılmaz hale gelebilir.

Basınçlı hava tüketiminde valf seçimleri büyük bir fark yaratır. Yetersiz çapta seçilmiş valfler, basınçlı hava ihtiyacını artırarak gereksiz tüketime neden olabilir. Düşük kaliteli valfler ise hava kaçaklarına sebep olarak sistemin verimli çalışmasını engeller. Yanlış patlaç valf kullanımı, filtrelerin gereğinden fazla tetiklenmesine ve enerji israfına yol açabilir. Bu nedenle, kaliteli ve uygun çapta valflerin tercih edilmesi, gereksiz hava tüketimini önlemede kritik bir adımdır.

Basınçlı hava tüketimi, doğru yönetildiğinde işletme maliyetlerini düşüren bir faktör haline gelir. Ancak yanlış yönetildiğinde, enerji israfı, ekipman arızaları ve yüksek bakım giderleri gibi olumsuzluklara yol açar. İşletmelerin enerji verimliliğini artırabilmesi için hava kaçaklarını önlemesi, doğru çapta ve kaliteli valfler kullanması, filtrelerin kirlilik seviyelerini düzenli olarak izlemesi ve fark basınca duyarlı otomatik valf sistemlerini tercih etmesi gerekmektedir.

Bu önlemler sayesinde işletme maliyetleri azaltılabilir ve sistemlerin uzun ömürlü ve verimli çalışması sağlanabilir.

📥 Tozsuzlaştırma ve Vakum Sistemleri Rehberi’ ni şimdi keşfedin: Rehberi Görüntüle

Türkiye’nin en kapsamlı rehberlerinden biri ile üretiminizi ileriye taşıyın!